Ubeydullah Öz – Çakıcı Mustafa
Ubeydullah Öz – Çakıcı Mustafa

Ubeydullah Öz – Çakıcı Mustafa

Aksın zaman ve dönsün dünya durmaksızın. Soğusun bütün çaylar ve taşsın kahveler fazla kaynayıp. Çocuklar kessin zırlamayı ve bütün babalar bıraksın sigarayı. Yansın tüm sobalar ve dizilsin kestaneler üstüne. Sussun sokak köpekleri ve kediler başlasın bir nihavent miyav semaisine. Tüm ama tüm meyhanelerin kapısına mühür vurulsun. İnsanlar sarhoşluğu içkide değil muhabbette bulsun ve Çakıcı Mustafa Emmi’nin sohbetinde aşka gelip sızsınlar oturdukları şiltede. Mustafa Emmi sıvazlayınca bıyıklarını ve ardı ardına öksürünce iki kez, tüm çaylar tazelensin. Elini ceketinin cebine atıp çıkarınca tütün tablasını, buruşsun bütün yüzler ve hep bir ağızdan yükselsin “Ah!” sesleri. “Ah ki ne ah!” desin derince bir ses tonuyla Mustafa Emmi ve yaksın cigarasını. İşte tam da bu anda kahvenin çırağı kırk beşlik plağı koysun haznesine ve yerleştirsin iğneyi. Tüm cihanı kaplasın yükselen ses: “Bülbülün çilesi yanmakmış güle!”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir